Gözyaşların Tebessümü
Çok düşünen mi yoksa hiç düşünmeyen mi incinir?
İkilemde kaldığımız bu soruyu şu şekilde düşünebiliriz: Kalbimiz çok kan pompalarsa mı ölür yoksa hiç kan pompalamaz ise mi?
Herhangi bir olay karşısında takdir edersiniz ki insan mutlu veya mutsuz olacağına karar vermeye çalışır. İşte bu bireyin düşünme kabiliyeti ile gerçekleşir. Ne yapacağımızı bilemediğimiz, işin içinden çıkamadığımız o günler ya da geceler mi desem… İnsanın başvurduğu tek bir yer vardır: Düşünce merkezimiz.
Bazı zamanlarda bazı insanlar iyileşmek istemez çünkü içindeki acı sevdiğinden ona kalan son hatıradır. O anıları yaşamak ister. Bitsin istemez. Zaman dursa da düşünmek yerine yaşayabilmek ister. Ama bu mümkün olmadığı için düşünmek zorunda kalır.
Böylece düşüne düşüne insan kendi yarasını kendini inciterek sarar, buna mecburdur.
Çünkü o insan düşünmeden duramaz, durmak istemez. Düşünmemeye çalışırsa bile o yarası hep açık kalır, saramaz. Dışarıdan kolayca darbe alacak hale gelir ve her defasında yere düşer.
İnsan düşünürken, kafasında o anı yaşarken bile o kadar mutlu olur ki… Belki de o derece hiç mutlu olmamıştır hayatında. O düşünce hayatındaki çoğu anılardan bile daha değerlidir. İnsanın düşünme isteği belki de buradan gelir.
O anları unutmak istememek , sürekli göz önünde olması…
Çok düşünen incinmez. Düşünmemek insanı incitir bence. Bir tebessüm, bir düşünce, yaşamın durması tarif edilemez bir duygu. Ağlamak bile o an o kadar gereksiz ki… Çok düşünmek tabii ki insanı hayattan koparabilir.
Her şeyin ölçüsü olduğu gibi düşünmenin de ölçüsü var mıdır? Vardır tabii ki bunu anlatamayız çünkü bazen insan o ölçüyü aşınca mutlu oluyor. İnsan sadece düşüncelerde hayallerde mutlu olmak için mi vardır? Mutlu olmak için ya da yaralarını sarmak için düşünmeye mi ihtiyacı vardır?
Bunların sebebi düşüncelerimizde her şey istediğimiz gibi olduğu içindir. Düşünmezsek bir süre sonra içimizde olaylar artık dolar ve taşar. Bizi mutsuz etmek ister. İstemsiz olsa da bu kişiyi kötü etkiler. O yüzden düşünmemektense düşünmek insanı daha mutlu eder. Mutsuz olmaktansa mutlu olmak insanın hayatını daha olumlu etkiler.
Kısacası ne olursa olsun bu hayatta düşünmek her zaman var oldu ve olacak. Nasıl ki güneş her gün doğuyorsa, her yıl kış geliyorsa, her gün insana da birden düşünme yetisi gelir. Önemli olan her yıl gelen kış mevsiminde kar topu oynayıp kardan adamlar veya kediler yapabilmek. İllaki o yağan kar yolları kapatacak ama biz ne olursa olsun o kardan kediyi yapabilelim.
Düşüncelerimiz kar tanesi gibi olsun.
Her tanesinde mutluluk hissedebilmeniz dileğiyle…
- Sonuçsuz Bekleyiş - Temmuz 24, 2024
- 5 Dakika - Temmuz 9, 2024
- Pembe Çiçekli Kiraz Ağacı - Mayıs 11, 2024