Seni Anlatmak

Yazdım, yazmasaydım senin güzelliğinden mahrum kalacaktı diğerleri, biraz da eksik..

Ben herkes seni bilsin istedim; güzelliğini, kusurlu mükemmelliğini, elimden gelse buraya sesini ekleyip dünyanın en güzel sesini de dinlesinler isterdim..

 

Dünyanın en güzel sesi o güzel minik etli dudaklarının kırpışması, kırmızı dilinin döndüğü anda Türkçe’deki 29 harfin hizâya geçip eşsiz bir ahenkle uzay boşluğunda titreşip kulağıma gelmesi… Bu sözcüklerin sırf senin güzelim dudaklarından dökülüyor diye kulağima dans etmesi..

 

Dünyanın en güzel sesinden duyduğum en güzel sözcük: sevgilim.. Türkçe’deki iyelik ekinin (m) en güzel hali sesinle ve senin sevgilin olmamla birleşmiş hali. Seni, sesini anlatmak, dünyaya hoparlör bağlayıp en sevdiğim şiiri çocuk bayramı heyecanıyla okumak gibi, Ankara’da bir çift mavi gözü kocaman deniz yapmak, denizin dalgasında saçlarını bulmak.. Upuzun dalgalı saçlarını denizi öper gibi öpmek…

 

Ellerini tutmak; İstanbul’un yedi tepesinde aynı anda bulunmak, Mona Lisa’ nın gülümsemesinden emin olmak, Göbeklitepe’ de inanmaya başlamak, insanın inandığı yerden tutunmak yaşama, ellerine, gözlerine.. Sıkıca tutunmak, umut dolu..

 

Gözlerinin ormanlarında soluklanmak, kirpiklerinden şehirler yaratmak şehirlerin tüm sokaklarını çiçeklerle, çiçeklerden papatyalarla donatmak; sen en çok papatları seversin çünkü.. Çünkü sen olmayacakları oldurur, gülüşünden dünyaya katar, güzelligini paylaşır, azı çok yapar, dünyayı çekilir yaparsın..

 

Sende ne var bilmiyorum, baktıkça aşık, kokladıkça çocuk, dinledikçe bilge, sevdikçe kaşif, yanında durdukça ben oluyorum… Bu dünyada senin bana denk gelmiş olman, ruhunu benimle paylaşmadan daha güzel bir mucize varsa o da seninle yan yana bulunduğumuz, bulunacağımız her an..

 

Eğer tesadüf bizi yan yana getirmeseydi sevgilim, yine seni seçerdim.. Bu tesadüf değil kaderse eğer Allah’ın seni bana yazması için dua eder, her dilenciye sadaka verir, tüm türbeleri ziyaret eder, kilisede mum yakar, ağaçlara hiç inanmadığım çaputları bağlar kaderimde ol diye her yolu denerdim..

 

Bu dünyada sen ve ben biz olalım diye; tüm soruları sen diye cevaplar, sokaklarda kaybolur, uçan kuşta izini arar, seni bulurdum..

 

Biz olalım, bu dünyadan biz geçelim, bu dünyada yan yana bulanalım, anda, zamanda, sonsuzluğunda..

Berfin TETİK
Latest posts by Berfin TETİK (see all)
Bu yazıyı oylar mısınız?
[Toplam: 2 Ortalama: 5]

Yazar

  • Berfin TETİK

    Merhaba Berfin Tetik, 25 yaşındayım. Psikolojik Danışman ve Rehberim. Okumayı çok seviyorum, yazmaya çabalıyorum.. Yazılarımda ruhunuzdan bir şeyler bulmanızı diliyorum.. Sevgiyle kalın..

Berfin TETİK

Merhaba Berfin Tetik, 25 yaşındayım. Psikolojik Danışman ve Rehberim. Okumayı çok seviyorum, yazmaya çabalıyorum.. Yazılarımda ruhunuzdan bir şeyler bulmanızı diliyorum.. Sevgiyle kalın..

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir