Umudun Kelebeği

İlk görüşte aşka inanır mısınız?

 

Ya da ilk bakışta sevgiye inanır mısınız?

 

O bakışlardaki umudun gerçek olduğuna inanır mısınız?

 

O umut için kendinizi sevginin içine atar mısınız, cesaretiniz var mı?

 

 

 

 

Bu sorularla kaybolabiliyor insan. Zaman zaman kişi hep sevgi ve aşk için mantığını kullanmaya çalışır çünkü mantık üzmez insanı.

 

Ama o gözlerdeki bakış için belirli zamanlarda mantığımızı değil de kalbimizi daha çok kullanmalıyız çünkü insan mantık değil de kalbini daha çok kullandığı zaman hassas duyguların olduğu konularda daha çok mutlu olabiliyor.

 

İlk görüş… Bakışların buluşması…

 

O ana halk dilinde ne derler? Midenin kelebeklenme olayı gerçekleşince susturulan hislerin ortaya çıkması. Evet işte bundan sonrası sıkıntı olabiliyor. Neden? Çünkü hikayenizde bir giriş oldu ama girişten gelişmeye nasıl geçeceksiniz ya da o kelebek midenizde ne kadar kalmaya devam edecek?

 

 

 

 

Bu olanları tamamen kadere bağlıyoruz ve düşünmek yerine sadece duygularımıza odaklanıyoruz. Hikaye gelişmeye geçince farkedeceksiniz ki bu yaşanmamış olan hisler sadece ilk görüşte bakışma ile oluştu.

 

Ne derler, bu duygular herkese nasip olmayan duygulardır.

 

Gözleriniz kapandığında bile mutlu bir yıldızlar galaksisi oluşuyorsa umut her zaman var demektir.

 

Bir şeyin olması ya da ilerlemesi için umudun ve inancın olması gerekir. Bu ikisini karşılıklı iki kişi gibi görmeye çalışın. Birbirini tamamlayan iki duygu…

 

O yüzden kendinize her zaman her konuda bir şans daha verin . Çünkü siz buna değersiniz . Kimsenin hissedemeyeceği bir duyguyu neden elinizin tersiyle itesiniz ki?  Sadece ufak bir çaba, o ufacık gayret hayatınızda olan her kötü şeyi silip yerine sadece mutlu olacağınız ve hayatınızı mükemmel iyi etkileyen o insanı getirecektir.

 

Umut her zaman ve her yerdedir. Onu yakalayın. Çünkü sizin duygularınızı kolay çözmenize yardımcı olacak his umuttur.

 

Sizin de şarkınız çalmaya başlayacak, aşk sadece filmlerde çalan bir şarkı değil çünkü. Ne tamamen toz pembe olun, ne de siyah. Yalnızca kendinizi dinleyin. Karanlık yolunuzu ışıltılarla süslemeye hazır mısınız?

 

Dünya aşka bürünmese de sadece sizin dünyanız sevgi konusunda işgal altında. Bu zorlu, uzun ve parıltılı yolda mutlu olacağınız kişi ile başarılarınızı duyurmak için gayret edin. Her ne kadar bu diyar aşka karşı olsa da yollarınızda gül serili olarak devam edin. Kalıplaşmış düşüncelerinizi yıktığınız gün aşka atttığınız o adım işte size mutluluğu verecektir.

 

Kendinize inanarak ve emin adımlarla ilerleyin.

Esma Fidan
Latest posts by Esma Fidan (see all)
Bu yazıyı oylar mısınız?
[Toplam: 0 Ortalama: 0]

Yazar

  • Esma Fidan

    Merhaba, Ben Esma Fidan, Ben, İstanbul'un kendini sürekli yenileyen ve ruhumu besleyen sokaklarında, 5 Eylül 2005 tarihinde doğdum. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim İşletme Bölümü'nde öğrenci olarak adımı yazının büyülü dünyasına kazımaya devam ediyorum. Kelimelerle dans etmek benim için bir tutkudur. Yazılarımda duygusal yankılarımı ve içsel derinliklerimi yansıtmak, benim için yazının özünü oluşturuyor. Duvarları yıkıp insanların iç dünyalarına dokunmak, benim sanatsal bir ifade biçimimdir. Çünkü inanıyorum ki, insanların duygusal deneyimleri ve hissettikleri, onların en korkusuz ve gerçek halleridir. TB blog ailesine katılmak, yeni bir başlangıç ve keşif yolculuğu anlamına geliyor benim için. Her birimiz farklı renklere ve tonlara sahibiz, ve bu çeşitlilik, sanatın en güçlü şekillerinden biri olan işbirliğine dönüşebilir. Birlikte yaratabileceğimiz güzellikleri hayal etmek, heyecan verici bir deneyim. Son olarak, bir düşünce bırakmak istiyorum sizinle: İyi görünmek yerine, iyi olmak için çaba sarf etmek, insanın iç dünyasını dönüştürmek için en etkili yoldur. Kendi içimizdeki değişim, dünyayı daha iyi bir yer haline getirmenin ilk adımıdır. Sevgi ve saygılarımla, Esma Fidan

Esma Fidan

Merhaba, Ben Esma Fidan, Ben, İstanbul'un kendini sürekli yenileyen ve ruhumu besleyen sokaklarında, 5 Eylül 2005 tarihinde doğdum. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim İşletme Bölümü'nde öğrenci olarak adımı yazının büyülü dünyasına kazımaya devam ediyorum. Kelimelerle dans etmek benim için bir tutkudur. Yazılarımda duygusal yankılarımı ve içsel derinliklerimi yansıtmak, benim için yazının özünü oluşturuyor. Duvarları yıkıp insanların iç dünyalarına dokunmak, benim sanatsal bir ifade biçimimdir. Çünkü inanıyorum ki, insanların duygusal deneyimleri ve hissettikleri, onların en korkusuz ve gerçek halleridir. TB blog ailesine katılmak, yeni bir başlangıç ve keşif yolculuğu anlamına geliyor benim için. Her birimiz farklı renklere ve tonlara sahibiz, ve bu çeşitlilik, sanatın en güçlü şekillerinden biri olan işbirliğine dönüşebilir. Birlikte yaratabileceğimiz güzellikleri hayal etmek, heyecan verici bir deneyim. Son olarak, bir düşünce bırakmak istiyorum sizinle: İyi görünmek yerine, iyi olmak için çaba sarf etmek, insanın iç dünyasını dönüştürmek için en etkili yoldur. Kendi içimizdeki değişim, dünyayı daha iyi bir yer haline getirmenin ilk adımıdır. Sevgi ve saygılarımla, Esma Fidan

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir