Akıl/Kalp
İnsan duygularını nereden oluşturur deseler, kalp denir. Oysaki duyguları akıl da kontrol eder. İnsan mekanizmasında kalp de akılla birlikte hareket eder ve bir olay karşısında kalp duygusal kararlar gönderirken akıl mantık boyutundan kararlar gönderir. İnsan arada kalır, bunalır.
Kalbin dediğini yapsa akıl kanaat gelmez, aklın dediğini yapsa kalp kanaat gelmez. Hayat şartları nereye iterse doğruyu nerede görürse onu seçer ve seçiminin sonucu yüksek ihtimal mutsuzluk getirir. Çünkü doğru algısı akılla orantılıdır.
Aklın uygun gördüğü her şey doğru mudur ya da kalbin söylediği şeyler mantıksız mıdır? Peki aklı veren kalbinin sesini dinle demedi mi? Akılla verilen her karar doğru yanıt verir mi?
İnsan, doğru ifadesini aklında mantıklı olmaya yormuştur ve hayat karşısında aklına danışır öyle karar verir. Bu tekdüze yaşam biçiminde hayatına devam eder ve günleri rutin geçer.
Hayat olarak mutlu görünse de ruhen pek mutlu değildir çünkü kalbinin söylediklerini yapmıyordur ve kalp işlevini sadece kan pompalamaya indirgemiştir. İnsanda bulunan bu muhteşem organ birçok işleve sahip aslında lakin keşfedilmediği için değeri bilinmiyor.
Peki neden kalp sevdiği kişiye atıyor?
Çünkü Yaradan iki kişinin birbirini seveceğini biliyor ve hayat onları karşılaştırdığında kalp sevgi işareti göstererek hızlı atmaya başlıyor.
İnsan bunu kendi yapmıyor, Yaradan’ın himayesinde olan kalpler birbirine çarpıyor kimi insan bu çarpıntıyı da akıl potasında eritip yoluna devam ediyor kimileri de kalbinin sesini dinlemesine rağmen mutsuz olabiliyor.
Her şey Hüda’dan olduğu gibi mutsuzluğun ardında da rahmet görebilmek, tevekkül edebilmek gerek. İnsan tevekkülü kadar dindardır aslında ve insan ne kadar Rabbini seviyorsa onu gösterir yaşadığı hayatla…
- Gerçek Sevgi - Aralık 3, 2024
- Putlarımız - Kasım 27, 2024
- Sûret/Sîret - Kasım 17, 2024