Uğruna Yandığını Dünya Bir Sela Bir Fatiha
Ne çok şeyi yük ediniyor insan kendisine dünyada. Bir sürü umutlar, hayaller, istekler, arzular…
Ardı arkası gelmiyor değil mi? Bir de bunların arka tarafı var: Hayal kırıklıkları, yarıda kalmışlıklar, ümitsizlikler, hüzünler…
Sizce de bu dünya bunların hepsini yüklenebilmemiz için çok kısa değil mi? Zaten kalıcı değiliz. Ne yaparsak yapalım, bu dünyada ne kadar çalışırsak çalışalım ahirete neyimizi götürebiliyoruz?
Kariyerimiz, paramız, evimiz, işimiz hiçbiri bizimle gelmiyor. Allah gecinden versin efendim girince kara toprak altına sana kalan bir kefen bezi, üç beş kabir tahtası. Onlar bile sana kalmıyor ya onlar da bu dünyada kalıyor, çürüyüp gidiyor toprağın altında.
Ömrün boyunca hep bedeninde taşıdığın uzuvların, kemiklerin bile toprağın altında yok olup gidiyor. O zaman bu fâni dünyâ için bunca gayret hiç ölmeyecek gibi yaşamak niye? Elbette bu dünya içinde bişeyler yapmalıyız ama asıl olanı, Rabbimizi unutmamalıyız.
“Onu da öbür gün düşünürüz. Biriktirmenin ne anlamı var? Deli gibi didinip durmanın faydası yok.”
Ölüm var, ölüm! Bana bak bazıları ölmeyi istese de beceremezler, sakın unutma bunu.
demiştim ya: Uğruna yandığın dünyâ; bir selâ, bir Fâtiha…
- Uğruna Yandığını Dünya Bir Sela Bir Fatiha - Ağustos 4, 2023