Yapay Hisler Dünyası

Bir anlığına dünyanın sizin için de durduğunu ya da saniyeler arasında sıkışıp kaldığınız oldu mu?

Bazı anlar gelir ki biz insanlar için zaman akışı durur.

O kum taneleri akmak istemez ve sizi kendiniz ile baş başa bırakır.

İşte o vakitte biz insanların en gizli olarak tuttuğumuz, herkesten sakınarak içimizde kapalı tuttuğumuz düşüncelerimiz ortaya çıkar.

Sahi biz neyi gizli tutuyorduk ya da neleri?

İnsanın kendisi o düşünce balonlarında saklı.

İşte bizim herkesten sakındığımız o düşünce gerçek benliğimiz, asıl kimliğimiz…

Kimsenin hiçbir düşünceyi kabul etmediği, yargıladığı o dünyada yaşıyoruz.

Biz insanoğlu olarak buna mecbur bırakıldık.

Biz gerçekten şu an mutlu muyuz?

Ya da bunu yapmayı çok seviyorum diyebildiğiniz o şeyi gerçekten içten seviyor musunuz?

İçimizdeki parlayan ışık nereye kayboldu?

Normalde Kaf dağından bile görünen o ışığınız neden şu anda buğulu durumda?

Kaf dağının arkasında düşüncelerimizle konuşurken onların nasıl gün yüzüne çıkacağını düşündünüz mü?

Çünkü yaş ilerliyor ve siz her ne kadar durmuş bir zamanda sıkışıp kalmış olsanız bile maalesef her akşam batan güneşin sıcaklığı, kum tanelerinin akmaya devam etmesinin kanıtı.

İstemeyerek de olsa başımızdan bir sürü olay geçti, kimisi unuttu kimisi hatırlıyor ama siz onları içinizde yaşatıyorsunuz.

Hayatımızın bu kadar basit ilerlemediğini elbette biliyorum ama pişman olarak, mutsuz geçen bir hayata mı uyanmak isterdiniz yoksa aklınızdakileri yaparak mutlu olduğunuz bir günün sabahını seyretmek mi isterdiniz?

Bu hayatı kim için yaşıyoruz ki?

Sadece kendiniz hayatınızda mutlu olup üzülebilirsiniz. Duyduğunuz özlemi, çektiğiniz acıyı ya da mutlu olduğunuz o anları asla bir başkası anlayamaz.

Çünkü hissetmek dediğimiz olay ruhumuz ile alakalı ve sadece sizin ruhunuz o parlaklığın artıp azaldığını görebilir.

Hayatta ne olur bilinmez.

Ne dedik, hayat bu.

Ama en azından hayatınızı dolu dolu geçirmeye bakın.

Sizin pencereniz sadece size ait olsun ve o pencereden sizi izleyemesinler. O pencereden sadece siz kendi hayatınıza yön verin, şekillendirin.

Hayatınızı isterseniz altüst edin ama siz yapın .

“Bilemeyiz ki belki hayatın altı üstünden daha iyi daha mutluluk verici.”

Kendi gerçekliğinizi keşfedin ki ruhunuz o parıltıyla ışıldasın, kendi karanlığında boğulmasın.

Kafdağının tepesinde ruhunuzun parıltısının çoğaldığını görmeniz dileğiyle..

Bu yazıyı oylar mısınız?
[Toplam: 1 Ortalama: 5]

Yazar

  • Esma Fidan

    Merhaba, Ben Esma Fidan, Ben, İstanbul'un kendini sürekli yenileyen ve ruhumu besleyen sokaklarında, 5 Eylül 2005 tarihinde doğdum. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim İşletme Bölümü'nde öğrenci olarak adımı yazının büyülü dünyasına kazımaya devam ediyorum. Kelimelerle dans etmek benim için bir tutkudur. Yazılarımda duygusal yankılarımı ve içsel derinliklerimi yansıtmak, benim için yazının özünü oluşturuyor. Duvarları yıkıp insanların iç dünyalarına dokunmak, benim sanatsal bir ifade biçimimdir. Çünkü inanıyorum ki, insanların duygusal deneyimleri ve hissettikleri, onların en korkusuz ve gerçek halleridir. TB blog ailesine katılmak, yeni bir başlangıç ve keşif yolculuğu anlamına geliyor benim için. Her birimiz farklı renklere ve tonlara sahibiz, ve bu çeşitlilik, sanatın en güçlü şekillerinden biri olan işbirliğine dönüşebilir. Birlikte yaratabileceğimiz güzellikleri hayal etmek, heyecan verici bir deneyim. Son olarak, bir düşünce bırakmak istiyorum sizinle: İyi görünmek yerine, iyi olmak için çaba sarf etmek, insanın iç dünyasını dönüştürmek için en etkili yoldur. Kendi içimizdeki değişim, dünyayı daha iyi bir yer haline getirmenin ilk adımıdır. Sevgi ve saygılarımla, Esma Fidan

    View all posts

Esma Fidan

Merhaba, Ben Esma Fidan, Ben, İstanbul'un kendini sürekli yenileyen ve ruhumu besleyen sokaklarında, 5 Eylül 2005 tarihinde doğdum. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim İşletme Bölümü'nde öğrenci olarak adımı yazının büyülü dünyasına kazımaya devam ediyorum. Kelimelerle dans etmek benim için bir tutkudur. Yazılarımda duygusal yankılarımı ve içsel derinliklerimi yansıtmak, benim için yazının özünü oluşturuyor. Duvarları yıkıp insanların iç dünyalarına dokunmak, benim sanatsal bir ifade biçimimdir. Çünkü inanıyorum ki, insanların duygusal deneyimleri ve hissettikleri, onların en korkusuz ve gerçek halleridir. TB blog ailesine katılmak, yeni bir başlangıç ve keşif yolculuğu anlamına geliyor benim için. Her birimiz farklı renklere ve tonlara sahibiz, ve bu çeşitlilik, sanatın en güçlü şekillerinden biri olan işbirliğine dönüşebilir. Birlikte yaratabileceğimiz güzellikleri hayal etmek, heyecan verici bir deneyim. Son olarak, bir düşünce bırakmak istiyorum sizinle: İyi görünmek yerine, iyi olmak için çaba sarf etmek, insanın iç dünyasını dönüştürmek için en etkili yoldur. Kendi içimizdeki değişim, dünyayı daha iyi bir yer haline getirmenin ilk adımıdır. Sevgi ve saygılarımla, Esma Fidan

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir