Yalancı Güneşin Altında

Yeni bir eylül ayı, yeni yaşım;

yazdan kalma yalancı güneşim.

Umursamaz olmayı yeni öğrendim,

bir sözün bir bakışa yenik düştüğünü.

 

Sana karşı ördüğüm duvarları

kendi ellerimle yıkarken gördüm.

Şimdi mahzunum, perişanım.

bilmiyorum, neden bu haldeyim.

 

Belki de içimdeki çocuk hâlâ

bir tebessümün peşinde koşuyor.

Belki de kalbim, aklımdan habersiz,

her seferinde sana dönüyor.

 

Zaman, sabrın küllerinde yanarken

hatıralar birer birer dökülüyor.

Ne sensiz yaşayabiliyorum

ne seninle var olabiliyorum…

Bu yazıyı oylar mısınız?
[Toplam: 7 Ortalama: 5]

Yazar

  • Cihat Faruk

    Merhaba, ben Cihat Faruk Getmez. Giresunlu olup, ilim yolculuğuma Samsun’da devam ediyorum. Hafızım, aynı zamanda İslami İlimler üzerine eğitim alıyorum. Kalemin, duyguların en güzel tercümanı olduğuna inanıyorum. Bu yüzden kelimelerle dostluğum eskilere dayanıyor. TB Blog’a katılmış olmaktan da mutluluk duyuyorum.

Cihat Faruk

Merhaba, ben Cihat Faruk Getmez. Giresunlu olup, ilim yolculuğuma Samsun’da devam ediyorum. Hafızım, aynı zamanda İslami İlimler üzerine eğitim alıyorum. Kalemin, duyguların en güzel tercümanı olduğuna inanıyorum. Bu yüzden kelimelerle dostluğum eskilere dayanıyor. TB Blog’a katılmış olmaktan da mutluluk duyuyorum.

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir