Mental Olarak Yorgun Muyuz?

Çevrenizde bir sürü olay oluyor ve hiçbiri ilginizi çekmiyor mu? Ya da yaptığınız hiçbir şeyden zevk almıyor, başkalarını sevindiren ya da üzen gelişmeler sizde hiçbir merak uyandırmıyor, heyecan duymuyor musunuz ?

Uzun süredir düşünüp içinden çıkamadığım bir konudur bu. Hissizlik ya da tepkisizlik kelimenin tam manasıyla büsbütün bir boşluk. Bugün dünya bir kaosun içinde dönüp duruyor, akşam haberlerinde duyduklarımızı bir çırpıda idrak edemez olduk ama hepimiz üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi bir durumdayız. Sizce de bu durumun bir sebebi olabilir mi?

Madden ve manen donuklaşmış gibiyiz, artık salgından bize kalan mıdır yoksa biz hep mi böyleydik bilemiyorum. Aslında bu hissizlik duygusuzluk ya da tepkisizlik durumunun bilimsel adı mental yorgunluktur.

Mental yorgunluk, zihinsel olarak aşırı yorgun hissetme durumudur. Yoğun stres, aşırı zihinsel aktiflik isteyen bir işte çalışma, duygusal zorlanma veya sürekli olarak zihinsel çaba gerektiren aktiviteler sonucunda ortaya çıkar. Mental olarak yorulduğunuzda konsantrasyon güçlüğü, hafıza sorunları, motivasyon eksikliği, duygusal dalgalanmalar ve fiziksel yorgunluk yaşayabilirsiniz. Böylece çevrenizde gelişen olaylara tepkisiz ve ilgisiz kalabilirsiniz.

Mental yorgunluk, sanki beyninizi 10 kiloluk bir yorganla örtmüş gibi hissettiren bir durum. Çok yoğun bir günün ardından eve döndüğünüzde, yalnızca fiziksel olarak değil, aynı zamanda zihinsel olarak da bitkin düşersiniz.

Beyninizin adeta bir maraton koşusu yapmış gibi hissettiğiniz, konsantre olmakta zorlandığınız, her şeyden kolayca sıkıldığınız ve motivasyonunuzun yerlerde süründüğü anlar… İşte o anlarda mental yorgunluk kapınızı çalıyor demektir. Belki siz farkında olmadan içeriye dalmış bile olabilir.

Bu durumu yaşayanlar için, basit günlük aktiviteler bile Everest Dağı’nı tırmanmak kadar zorlu hale gelebilir. Çalan bir telefonu bile açıp ona cevap vermek, bir görevi tamamlamak veya hatta sadece bir şeyler planlamak bile bir işkence gibi gelebilir.

Ancak mental yorgunluğun üstesinden gelmek mümkündür. Her şeyden önce, kendinize biraz zaman tanıyın. Zorlayıcı olmayın. Bir soluklanın, derin bir nefes alın ve biraz uzaklaşın, bu yüzden kendinizi kötü hissetmeyin. Herkes zaman zaman bunu yaşar.

Yapabileceğiniz en iyi şeylerden biri kendinize bakmaktır. İyi bir uyku, sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz, mental yorgunluğunuzu azaltmada önemli bir role sahiptir. Ayrıca hobilerle uğraşmak, sevdiklerinizle zaman geçirmek ve sizi mutlu eden şeyleri yapmak da iyi birer ilaç olabilir.

Herkesin bazen dinlenmeye ve yeniden şarj olmaya ihtiyacı vardır. Bu yüzden, kendinize şefkatli olun ve bu zorluğun üstesinden gelmek için adım atın. Kendi başınıza çözemiyorsanız mutlaka bir uzmandan yardım alın..

Her zaman daha iyi günler vardır ve bu da geçecek..

Zehra AYDIN
Latest posts by Zehra AYDIN (see all)
Bu yazıyı oylar mısınız?
[Toplam: 2 Ortalama: 5]

Yazar

  • Zehra AYDIN

    Merhabalar, Ben Zehra Aydın. 31 yaşındayım. Sosyal Hizmetler Danışmanlık mezunuyum. Edebiyata olan ilgisi bambaşka boyutlarda olan bir öğrenci ve içinde yazmak hep hasret kalmış bir çocuğun büyümüş haliyim... Yazmak hayaliyle yaşamış ve yaşayan bir birey olarak hayatıma devam ediyorum. TB Blog'ta yazmak ise benim için bu hayali gerçekleştirme yolunda kaçınılmaz bir fırsattı. Umarım burda başlayan yolculuğumuz uzun yıllar daha güzel işlerde ve daha güzel yerlerde devam eder. Saygılarımla...

Zehra AYDIN

Merhabalar, Ben Zehra Aydın. 31 yaşındayım. Sosyal Hizmetler Danışmanlık mezunuyum. Edebiyata olan ilgisi bambaşka boyutlarda olan bir öğrenci ve içinde yazmak hep hasret kalmış bir çocuğun büyümüş haliyim... Yazmak hayaliyle yaşamış ve yaşayan bir birey olarak hayatıma devam ediyorum. TB Blog'ta yazmak ise benim için bu hayali gerçekleştirme yolunda kaçınılmaz bir fırsattı. Umarım burda başlayan yolculuğumuz uzun yıllar daha güzel işlerde ve daha güzel yerlerde devam eder. Saygılarımla...

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir