Küller ve Karanlık

Dünya bir harabe şimdi,
Adımlarım enkazın üstünde yankılanıyor.
Nefesim kül,
Gözlerimde kör kuyuların sessizliği.

Gittin…
Sanki güneşle vedalaştım o gün,
Sanki gökyüzü siyaha yemin etti.
Zamanın kalbi çatladı o an,
Ondan beri her saniye paslı bıçak gibi.

Yataktan kalkmıyorum artık,
Kalksam ne olur?
Dışarıda gece çökmüş gündüzün üzerine,
Ve sokaklar sensizliğin mezarı olmuş.

Aç kalıyorum bazen,
Bazen tıka basa anılarla doyuyorum.
Hepsi seninle dolu, hepsi zehir.
Bir sigara yakıyorum sırf dumanı kaybolsun diye,
Ama kaybolan tek şey kendimim.

Unutulmak istiyorum,
Bir isim değil, sadece silik bir gölge olayım.
Ama bu şehir fısıldıyor seni her köşede,
Her taşın, her rüzgarın, her lanet olası gölgenin sesi sen!

Bu yazıyı oylar mısınız?
[Toplam: 2 Ortalama: 4]

Yazar

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir