Özgür Kal

Hayat bazen bizi çok zor kararların eşiğine getirir. İçimizi burkan, kalbimizi kıran ve bizi yoran insanlarla, durumlarla yüzleşmek zorunda kalırız. Bu yüzleşmeler çoğu zaman acı verir. Ancak bazen, bu acının içinde gizli bir güç, bir büyüme fırsatı saklıdır. Kendimizi bulmak, kendi değerimizi fark etmek ve gerçek huzuru yakalamak için bazen büyük bir vedaya, önemli bir kopuşa ihtiyaç duyarız.

 

Bazı vedalar vardır ki, bize ilk bakışta kayıp gibi görünür. Fakat o kapı kapandığında aslında yeni bir yol açılır. Kendimizi değersiz hissettiren ilişkilerden, bizi yıpratan insanlardan uzaklaşmak, kendi iç dünyamızda yeniden nefes almak için gereklidir. Çünkü güçlü olmak, her zaman mücadele etmek değil; bazen bırakmayı, sınır koymayı bilmektir.

 

Güçlü olmak, duygusuz olmak anlamına gelmez. Güçlü olmak; hissetmek, üzülmek, kırılmak ama yine de kendi sınırlarını çizmek ve koruyabilmektir. Kimi zaman bizi seven, kimi zaman ise bizi önemsemeyen insanlarla dolu bir dünyada yaşıyoruz. Bu karmaşanın içinde kendimize sadık kalmak, kendi değerimizi bilmek büyük bir cesaret ister. Ve bu cesaret, kendimizi sevmekle başlar.

 

Bir ilişki, bir dostluk ya da bir bağ, eğer seni sürekli yıpratıyorsa, sana zarar veriyorsa, bırakmayı bilmelisin. Bırakmak, vazgeçmek değildir. Bırakmak, kendine olan saygını korumak, kendi iyiliğin için sağlıklı sınırlar koymaktır. Aynı hatalarla tekrar tekrar karşılaşmak, aynı acıları yaşamak seni zayıflatmaz. Aslında senin gücünü test eder ve o testte, kendini koruyamamak değil, koruyabilmek gerçek başarıdır.

 

Unutma, kendini korumak en büyük gücündür. Bunu yapmak, kendi değerini bilmek ve kendine saygı göstermek demektir. İnsanlar seni ne kadar incitirse incitsin, senin kendi sınırlarına sahip çıkman, o ilişkileri gözden geçirip gerektiğinde uzaklaşman gerekir. Çünkü sen, kendini tekrar tekrar incitmeye izin vermemeyi hak ediyorsun. Sen, kendi hayatının ve mutluluğunun önceliğisin.

 

Özgür kalmak, sadece fiziksel anlamda değil; duygusal, zihinsel ve ruhsal anlamda da özgür olmaktır. Eski yüklerinden, kırgınlıklarından, kendini değersiz hissettiren her şeyden kurtulmaktır. Özgür kalmak, geçmişin gölgesinden sıyrılıp, kendi ışığını bulmaktır ve bu ışık ancak kendi kendine verdiğin değerle parlayabilir.

 

Son olarak şunu bilmelisin ki her kapı kapanışı, sana yeni bir pencere açar. Kapanan kapılar seni yorgunluktan ve gereksiz mücadelelerden kurtarır. O yüzden vedalar korkulacak değil, kucaklanacak adımlardır. Kendini sev, sınırlarını koru ve özgür kal.

Bu yazıyı oylar mısınız?
[Toplam: 3 Ortalama: 5]

Yazar

  • Elifnur Getmez

    Ben Elifnur Getmez. 5 Ekim 2007, Giresun doğumluyum. Bulancak Lokman Hekim MTAL Hemşirelik bölümünde lise 3 öğrencisiyim. Kalbimin kırıkları dolup taştığı zaman dilime vuramadığım kelimelerim, kalemimin ucundan çıktığı günden beri yazıyorum. Hani bazı insanlar vardır ya... Bazen duygularını söyleyerek ifade edemez ama bir anda yazmaya başladığında sayfalar yetmez, işte ben de o insanlardan biriyim. Bundan sonra burada beraberiz. Sevgilerimle 🙂

Elifnur Getmez

Ben Elifnur Getmez. 5 Ekim 2007, Giresun doğumluyum. Bulancak Lokman Hekim MTAL Hemşirelik bölümünde lise 3 öğrencisiyim. Kalbimin kırıkları dolup taştığı zaman dilime vuramadığım kelimelerim, kalemimin ucundan çıktığı günden beri yazıyorum. Hani bazı insanlar vardır ya... Bazen duygularını söyleyerek ifade edemez ama bir anda yazmaya başladığında sayfalar yetmez, işte ben de o insanlardan biriyim. Bundan sonra burada beraberiz. Sevgilerimle :)

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir